17.10.23

Avrupa Kalite Zirvesi -Yılmaz Parlar



  Avrupa Kalite  Zirvesi 

Lob'in International  Başkanı Fahri Ustaoğlu’na 2. Güvenilir Gıda Zirvesinde 17 Kasım 2023 ’tarihinde  19.’su düzenlenecek olan Avrupa Kalite Zirvesi hakkında bilgi istedik.



Fahri Ustaoğlu, Dünya’nın en önemli iş merkezlerin biri olan  Zurih’de, sanat, siyaset ve iş dünyasının saygın isimlerini ağırlamaktan memnuniyet duyacağız dedi.

Avrupa Kalite Ödülleri Töreni Zurih’de Gerçekleştireceğiz.

Fahri Ustaoğlu’nun verdiği bilgilere gore; 17 Kasım’da 19.’su düzenlenecek olan Avrupa Kalite Zirvesi, Dünya’nın en önemli iş merkezlerin biri olan  Zurih’de,  sanat, siyaset ve iş dünyasının saygın isimlerini ağırlayacak. Kalite bilincine ve AR-GE’ye önem veren yerli, yabancı birçok iş insanının takipçisi olduğu Lob’ın Internatıonal, artık gelenekselleşen Avrupa Kalite Zirvesi’ni bu yıl Zurih’de düzenliyor. Avrupalı ve Türk iş dünyasının temsilcileri, yeni iş imkanları ve Pazar paylarını geliştirmesine destek verecek olan bu zirvede  kalite ve pazarlamaya yönelik deneyimlerini katılımcılarla paylaşacaklar.



Nitelikli Üretim Ödüllendirilecek

Avrupa  fırsatların tanıtılacağı, inovasyon ve hizmet kalitesinin vurgulanacağı 19. Avrupa Kalite Zirvesi’nde nitelikli ürün ve hizmet üreten ekonomi, sanat, siyaset ve iş dünyasının saygın temsilcilerine Avrupa Kalite Ödülleri verilecek.



Birlikten Kuvvet Doğar

Bugüne kadar pek çok zirveyle sanat, siyaset ve iş dünyasını bir araya getiren Lob'in International  Başkanı Fahri Ustaoğlu, Zurih’de düzenlenecek olan Avrupa Kalite Zirvesi’nin yalnızca iş dünyası için yeni ufuklar açmakla kalmayacağını, bölgedeki geleneksel ilişkilerin ve iş birliğinin gelişmesine de katkı sağlayacağını vurguladı. Ustaoğlu, ‘Kalite’ zirveleri ile dünyadaki gelişmeleri ve yeni pazar arayışlarını takip eden her sektörden katılımcıları ağırladıklarını söyledi; "Bu tarz etkinlikler sadece pazar paylarını artırmıyor, aynı zamanda birlikten kuvvet doğar ilkesini beraberinde taşıyor, iş dünyasının heyecanını zinde tutuyor" şeklinde bilgiler paylaştı.

Katılım ve rezervasyon için hangi adrese başvuracaklar sorumuza;

Fahri Ustaoğlu

Lobin International ltd

288 High Road Tottenham London N15 4AJ /England

TR Tel :+90532 2164301

Adres bilgilerini Verdi


yilmazparlar@yahoo.com

25.9.23

Ukrayna Bağımsızlık Günü -Yılmaz Parlar



  Onurla Kutlanan Bağımsızlık Günü

Ukrayna Bağımsızlık Günü 

Özgürlüğün olmadığı yerde vatan da yoktur

Karanlığı Kazanan Hep Işık Olacaktır

İstanbul'un Ukrayna’da bir kardeş şehri var, Odesa şehridir

3501 gündür topraklarımızın bir parçası olan Kırım, Rusya tarafından işgal altındadır.



Dünyada Fiyat olarak değerlendirelimiyen ancak eşsiz bir değeri olan uygar insanın erdemi olan vatan sevgisi uğruna Anavatanı için savaşan, ruhlarında uyum ve özgürlük sevgisi hüküm süren Ukraynalılar, Bağımsızlık Günü'nü kutlama konusunda Atatürk’ümüzün verdiği özgürlük savaşını dile getirdiler. Aynı yolda cesaretleri ve özgürlüğe bağlılıklarıyla zaferi kazanacaklarını bir kere dada dile getirdiler.



Ukrayna İstanbul Başkonsolosluğu 24 Ağustos Ukrayna Bağımsızlık Günü kapsamında 21 Eylül 2023 Çarşamba günü Yenibosna Pulman Hotelde bir resepsiyon verdi.



Ukrayna İstanbul Başkonsolosu Roman Nedilskyi Eşi Ludmila Nedilskyi konukları karşıladılar. Etkinliğe İstanbul yabancı Konsoloslar ve temsilcileri, İş, Siyaset dünyasının önemli isimleri olmak üzere, Mini bir konserde veren 2004 Eurovizyon Şarkı yarışma Birincisi Ruslana ve Ukrayna vatandaşları katıldılar.



Şehitlere saygı duruşu ve iki ülkenin Milli marşları çalınması sonrası Igor Pasynchuk’un sunuculuğu üstlendiği program başladı. Kısa bir gece tanıtım konuşmasında sonra Igor Pasynchuk açılış konuşması için Başkonsolos Roman Nedilskyi’yi davet etdi.



Ukrayna İstanbul Başkonsolosu Roman Nedilskyi’nin konuşması Özgürlük mücadelesini özel kılan sadece amacına ulaşmış olması değil, aynı zamanda nasıl mücadele edildiği, direnişin temel taşı olan hakikat olması nedeniyle Tam metnini veriyoruz. 

Başkonsolos Roman Nedilskyi “Bugün, Ukrayna Ulusal Bayramı - Ukrayna Bağımsızlık Günü vesilesiyle bu yardım etkinliğinde, cesur Ukrayna halkına, Ukrayna Silahlı Kuvvetlerine, tüm savunuculara, partizanlara, doktorlara, gönüllülere, öğretmenlere, çiftçilere, metalurji uzmanlarına saygılarımızı sunmak için buradayız.

Zaferimizi kendi yönlerinde yaklaştıran herkese... Tüm bu 575 gün süren tam ölçekli savaşta, Ukrayna'nın özü itibariyle güçlü, cesur ve bağımsız olduğunu kanıtlayan insanlarımıza… Farklı olamayız, yapamayız, farklı olmak ta istemiyoruz. 



Sizlerden şimdi Ukrayna'nın özgürlüğü ve bağımsızlığı için savaşan; buna canlarını feda eden kahramanlarımızın anısına bir dakikalık saygı duruşunda bulunmanızı rica ediyorum.

3501 gündür topraklarımızın bir parçası olan Kırım, rusya tarafından işgal altındadır. Ancak, Ukrayna’nın Kırımı teslim olmuyor ve direnmeye devam ediyor. Son zamanlarda hepimiz Sevastopol Körfezi'ndeki Kırım itaatsizlik ateşinin parlaklığını gördük. Bu sadece bir başlangıçtır.



Son bir buçuk yıl boyunca her gün Ukrayna, bağımsızlığını kanıtlamaya devam ediyor. Dünya, bağımsızlığımızın yakılanmayacağına, boğulanmayacağına ve şiddet kullanılarak vurulanmayacağına ikna oldu.

İşgalciler Kahovska barajını patlattılar; Zaporizhzhya nükleer santralını ele geçirip dünyaya nükleer tehditlerle şantaj yaptılar; tahıl koridorunu kapatarak dünyayı kıtlıkla tehdit ettiler. Çocukları öldürüyorlar; kreşleri, hastaneleri ve okulları yok ediyorlar; Nazi rejiminin en iyi geleneklerini benimseyerek filtrasyon kampları yaratıyorlar. Bütün bunlar, güçsüzlükten kaynaklanan agonidir. Ukrayna'yı "üç gün içinde" dedikleri gibi ele geçirme ve yok etme planı başarısız oldu. Bugün Ukrayna kendisini ve tüm dünyayı Kremlin'in cürümünden koruyor. Partnerlerimiz, dostlarımız, ya da askeri bir deyimle asker arkadaşlarımız bu konularda bize yardımcı oluyor.



İstanbul'un Ukrayna’da bir kardeş şehri var: Odesa şehridir. İstanbul bu yaz, geçen yaz da olduğu gibi ikinci kez, her hafta Rusya tarafından bombalanan ve Karadenizin karşı kıyısında bulunan Odesa’dan gelen bir grup Ukraynalı çocukları ağırladı. Bu özel yardımın ve desteğin örneğini neden dile getiriyorum? Çünkü bu örnek, iki şehrin gerçek kardeşliğinin bir simgesidir. 

Bu fırsattan istifade ederek Türkiye’ye, Kırım platformuna katılımından, uluslararası platformlardaki desteklerinden, Bayraktar İHA'larından, çocuklarımızın dinlenme fırsatlarından, insani yardımlardan, hastanelerinizdeki yataklardan, Ukrayna haftasonları okulları için tahsis edilen kırtasiye malzemelerinden dolayı en içten teşekkürlerimi sunarım. Bütün bu destekler çok önemlidir. Bu desteklerinizi hiçbir zaman asla unutmayacağız. 

Bayraktarlar! Dünyanın en tanınmış Türk markasından bir tanesidir. Rusya'nın Ukrayna'ya karşı yarattığı tam ölçekli işgalinin başlangıcında savaş alanındaki durumu köklü bir şekilde değiştiren insansız hava araçları. 

Ayrica, bu otelin sahibi Sayın Saruhan Saraylı'ya da özellikle teşekkürlerimi sunuyorum.  Rusya’nın başlattığı barbar savaşında evlerini terk eden 700'den fazla Ukraynalı kadın ve çocuk, 5 ay boyunca bu otelde ücretsiz olarak konaklandı. Bütün bunlar çok önemli.  Bu desteği asla unutmayacağız



Türkiye'deki depremden etkilenen çocuklara insani yardım götürdüğümüz İstanbul'daki kliniklerden birinin başhekimi "kalplerimiz tek yürek olarak atıyor" çok anlamlı bir ifade dile getirdi. 

Lütfen halkımıza ve ülkemize destek vermeye devam edin. Buna her zamankinden daha çok ihtiyacımız var.

Cumhurbaşkanımız her akşam konuşmalarında askerlerimize, doktorlarımıza, gönüllülerimize teşekkür ediyor.

Bugün tüm Ukraynalı topluluklarımıza, derneklere, tüm Türk dostlarımıza teşekkür etmek istiyorum. Hepiniz gelecekteki zaferimizin bir parçasısınız. Zaferimiz muhakkak gelecek. Çünkü karanlığı kazanan hep Işık olacaktır.

Kazanacak Işık konusunu, yardım etkinliğimizin bir sonraki bölümünden bugünkü konuğumuz Ruslana'ya aktarmak istiyorum.

Yıl 2004. Eurovision şarkı yarışmasına ev sahipliği yapan şehir İstanbul. Ukrayna'nın Eurovision şarkı yarışmasına katılımının ikinci yılıydı ve Ukrayna için Zafer kazanılan yılıydı. İstanbul'daki 2004 Eurovision şarkı yarışmasının galibi Ruslana hoş geldin”

2004 Eurovision şarkı yarışmasının Birincisi Ruslana mini konser verdi.

Ruslana sonrası, Grupların ve sanatçıların ses mühendisleri, Ukrayna'daki en iyi etkinliklerde çalışan geniş deneyime sahip DeluxeSound DJ ler 14 yaşındaki mini DJ Benzersiz, özel müzik içerikleriyle süper performasıyla etkinliğe renk katdı.

2004 Eurovision şarkı yarışmasının Birincisi Ruslana  şarkı öncesinde şarkı aralarında ve şarkı sonlarında verdiği mesajlar mükemmeldi. Yüreklere seslendi buruk neşelere dil oldu. Bir kere daha bu vahşet olan savaşı kınarken bir an evvel son bulmasını işgal altından kurtulmalarını kutsal vatan topraklarına kavuşmalarını diliyoruz.

yilmazparlar@yahoo.com


4.9.23

Beylikdüzü Dijital Medya Öncüsü, LONCA Medya-Yılmaz Parlar



 Beylikdüzü Dijital Medya Öncüsü, LONCA Medya

Belediye Başkanlığını Mehmet Murat Çalık’ın yaptığı Beylikdüzü’nde geleneksel Sevgi Barış Buluşmaları fuarı Cumhuriyetimizin 100 yıl dönümü kapsamında çok daha renkli geçti.



Fuarda en köşe taşı sayılan yerde standını açan LONCA Medya Bilgi çağında Kent Rehberi programını da tanıtdı. Kent Rehberi yazılım programı akıllı şehrin en önemli hayatımızı kolaylaştıran bize sınırsız zaman kazandıran anahtarlardan biri..

Lonca Medya kendi sektöründe Bilgi çağına uyumuyla ön saf sıralara kendini taşımış. Nurhayat Varol, Durbey Duran ortaklarının yanı sıra zengin değerli çalışanlardan oluşan Lonca Medya, Dijital ve Klasik medyanın tüm ögelerine sahip kuruluş..

Nedir? Dijital Medyanın Önemi…




Dijital medya, çevrimiçi olarak tükettiğimiz her şeyi kapsar. Dijital mobil cihazlar, tablet bilgisayarlar ve geleneksel bilgisayarlar aracılığıyla verilerin teknolojik arayüzler aracılığıyla, hedef kitleye ilgi çekici ve kullanışlı bir şekilde sunulmasını sağlayacak şekilde yayılmasıdır.

Dijital medya sektörü gelişiyor ve işletmeler, sektördeki yatırımlarını en üst düzeye çıkararak bu büyümeden yararlanmaya giderek daha fazla istekli oluyor.

Bu ihtiyaç, ister şirket markalarını tanıtmak için tasarlanmış web siteleri, ister gazete ve süreli yayınların dijital baskıları olsun, yeni materyallerin üretiminde sürekli iyileştirmeleri gerektirmektedir.

Özellikle dijital medyadaki teknolojik gelişmelerin bir sonucu olarak giderek artan sayıda insan Medya, Eğlence ve Bilgi hizmetlerine yönelik tercihlerini değiştiriyor. 

Dahası, günlük yaşamlarımızda köklü değişiklikler yapılıyor. İnsanların birbirleriyle iletişim kurmasının ve ilişki kurmasının çok çeşitli yolları vardır. Duyularındaki ve psikolojilerindeki değişim dikkat çekicidir. Kişisel ve profesyonel yaşamın iç içe geçmesi ve anlık bilgiye olan talep nedeniyle bağlantı süreleri artıyor.

İnsanların dijital medyayla etkileşimlerinde güvenilip güvenilemeyeceği konusu giderek daha fazla ilgi görüyor. Genç nesillerin davranış değişikliğini teşvik ettiği yollar var, ancak aynı zamanda yaşlı nesillerin şaşırtıcı derecede kısa sürede "yetiştiği" yollar da var.

Ancak son yıllarda dijital pazarlamanın önemi önemli ölçüde değişti. Müşterilerin bir şirketi nasıl algıladığı temel hale geldi. Bir web sitesine ve dağınık bir Reklam kampanyasına sahip olmak artık işleri kesmiyor. 

İş dünyasındasınız ancak etkili entegre dijital pazarlama teknikleriniz yok, değil mi? Bu nedenle zaman size karşıdır.

İnternet modern yaşamın her alanına yerleştikçe çevrimiçi reklamcılığın önemi giderek daha belirgin hale geliyor.

Bu şekilde önemini özetlediğimiz Dijital medyanın inovatif fikirlerle değerini artıran Lonca Medya habercilik yanı sıra her sektörün çözüm ortağı olmuş.

Ayrıca Lonca Medya destek verdiği Beylikdüzü Elazığlar Derneğinin Elazığ Gastronomisini tanıtım kapsamındaki çiğ Köfte partisi sunumuna Fuarda Lonca medya standında ev sahipliği yaptı.



Dernek Başkanı İş insanı  Feyzi Özcan ve yönetim kurul üyelerince hazır yuğrulan çiğ köfteler Fuar ziyaretcilerine ikram edildi.

Fuarların önemi Nedir.

Eğlence ve sosyal fonksiyonlarının da katkısıyla yılın belirli zamanlarında geniş çevrelerden alıcı ve satıcıları alışveriş için bir araya getiren geleneksel fuarlar, ticaret tarihinin en renkli örnekleri arasında yer alıyor. 

Günümüz geleneksel fuarların eski ihtişamlı ve prestijli günlerinden oldukça uzakta olduğuna şüphe yoktur. Bununla birlikte, gelişen ve gelişen perakende ticari faaliyetlerin henüz yaklaşamadığı ilçe çevrelerde geleneksel fuarlar önemli bir cazibe merkezi olmaya devam etmektedir. 



Ayrıca, geleneksel fuarlar yerel ve geleneksel zenginliklerin tanıtılmasına aracılık ettiği gibi aynı zamanda yerel toplumun kültürel gelişimine de katkıda bulunmaktadır. 



Mekansal ve zamansal bir dağılım düzeni sergileyen geleneksel fuarlar, birbirine bağlı bir şekilde bölgesel, hatta ulusal bir ticaret sistemi oluşturuyor. 

İlçe fuarlarda Gurur duyulacak bir şey, Projelerini sergide görmek başlı başına bir ödül. Kazanmanın ve Kaybetmenin Önemini Öğretir. Bir Buluşma Yeridir. Herkes İçin Neşeyi Artırırlar. Hayatınızı Değiştirir. Yaşam Boyu Temel Becerileri Geliştirirler. Başkalarının ihtiyaçlarını kendinizinkilerin önüne koymayı öğretir.


yilmazparlar@yahoo.com


23.8.23

ATA PARTİ ALTIN İLKELER-Yılmaz Parlar



  ATA PARTİ ALTIN İLKELER,

ATA  Parti Genel Başkanı Namık Kemal Zeybek'le ATA Parti Yeniden Türk Devrimi Tasarlaması (Programı) ilkeleri hakkında Sayın Başkanın İstanbul özel ofisinde söyleşi gerçekleştirdik. 



Sayın Başkan'ın çok güzel ilkeleri var, iktidara geldikleri zaman Başkan'a ATA Parti'nin ilkeleri hakkında buna  yeni Çağdaş Türk devleti devrimi diyorsunuz, Bunlar hakkında biraz kısa bilgi verir misiniz? Sorumuza;

ATA  Parti Genel Başkanı Namık Kemal Zeybek,

“ATA Parti ana amacı Atatürk'ün Türk devrimini

Atatürk döneminde, Atatürk Türk devrimi derdi ve öyle denilirdi. Sonradan söz değiştirildi. Atatürk'ün Türk devrimini iyi anlayıp, özümseyip, çağa taşıyarak

Yeniden, Türk devrimi yapmak üzere yola çıkan kişilerin kurduğu bir siyasi partidir. 

Ben de o partinin öncüsüyüm. Evet. Ata Parti'nin amacı Atatürk'ten sonra başlayan karşı devrim sürecini bütün

bütün yanlışlarımızı silmek bugünkü karşı devrime tam karşı bir devrim gerçekleştirerek yeniden Türk devrimi yaparak Türkiye'yi tarihinde olduğu gibi ve Atatürk döneminde olduğu gibi hızla yükseklere çıkarmak amacıyla kurulan bir siyasi partidir.” 

Devrimleri ?

“Ata Parti. Biz yeniden Türk'te devrimi derken beş devrimden söz ediyoruz.

Bunlardan birisi devleti yeniden Türk devleti olarak kurmak. 

Yani en güçlü erk kurultayda olacak. Türk devlet geleneği budur. 

Evet Türk devlet geleneğinde kağnı kurultay seçer. Ve kağan da başbakanı ve bakanları seçer. 

Atatürk de Türkiye'yi kurtarırken böyle başladı. Orduyla başlamadı. Kurultayla başladı Erzurum'da, Sivas'ta. 

Sonra Ankara'da büyük kurultayı toplayarak adına da Türkiye Büyük Millet Meclisi denildi. Ve ordu bu meclisin yani kurultayın ordusuydu.

Devlet başkanı da buranın başkanı. Yani Atatürk oldu. Sonra da bu kurultay sonra kamutay da denildi. 

Türkiye Büyük Millet Meclisi Atatürk'ü ve sonrakileri başkan seçti. Doğrusu budur. Yani devlet başkanını seçti.

Bunu geri getireceğiz. Parlamenter sisteme geri getireceğiz filan deniliyor. 

Tabii ki bir manada bu ama çok daha derin bir anlamı var bizim söylediğimizin. Türk tarihin derinliklerinden başlatıyoruz olayı.

Bunun dışında devlet bugünkü yanlışlardan kurtularak gerçekten çağdaş bir devlet olacak. Yasama, yürütme ve yargı ayrışacak. Yargı tam anlamıyla bağımsız olacak ama Yargı mensubu olmak için de çok derin araştırmalar ve deneyimlerden sonra gerçekleşecek bir durum olacak.”

İkincisi? 

“İkinci olarak söylediğimiz devrim, Yeniden çağdaş eğitim devrimi. Ne demek? Yani bir çağdaş devlet

yurttaşlarına bir din dayatmaz. Çağdaş devlet yurttaşlarına din dayatırsa böyle inanacaksınız. Derse okullarda zorunlu din dersi olarak din budur. Buna inanın diye dayatırsa…Tarihin bize gösterdiği gerçeklik. Din çürür, devlet çöker.” 

Aynen öyle.

“Ya tarihte birçok devlet böyle çöküyor. Örnekleri çok

Roma böyle çökmüştür, Osmanlı böyle çökmüştür, Memlüklü böyle, çökmüştür, Timurlu, Babürlü hep böyle çökmüştür. Evet. Hatta Uygurlar bile mali dinini devlet dini yaptıktan sonra çökmüşler. 

Dolayısıyla çağdaş eğitimde bir din eğitimi olmaz. Olmayacak. Evet. Dil öğretimi için din dersi olabilir. Orada bütün dinler kısaca özet olarak anlatılır

Eşit uzaklıkta kalarak anlatılır. Yoksa din budur denilmez. Bunun dışında peki ne denilir

Yetişen öğrencilere bilim bilinci verecek. Bilim tarihi ve aydınlanma tarihi dersi konulacak. Koyacağız. Bununla ne yapacağız? Gençlerimizin gerçekten bilimlik bakış açısı kazanmaları hayatlara öyle bakmaları sağlanacak. 

Dirliğe böyle bakmalarını sağlayacak ve bunların içinden gerçek üretici bilim adamları çıkacak. Yoksa din dersiyle yetişenlerden bilim adamı çıkmaz. Din adamı çıkar. 

O ayrı bir kategoridir. Tabii. Ama devlet

Devletin okullarında din dersi olmaz. Bilim olur. Evet, bilim dersi olur. Çağdaş eğitim dediğimizin özeti budur.”

Üçüncü?  

“Üçüncü devrim olarak diyoruz ki;

Biz toplumcu kalkınma uygulayacağız. Yani demek? Devlet yeniden fabrikalar açacak. “Devlet fabrika açmaz. Devlet üretim yeri açmaz. Devlet ticarette siyah uğraşmaz” Safsatasını bırakacağız. Ve en önemlisi de ülkemizin her yerini devletin kurduğu fabrikalarla donatacağız. Evet. Ama özel sektörü de özendireceğiz ve destekleyeceğiz. Atatürk'ün yaptığı gibi...”

Tabii karma ekonomi. 

“Özel sektöre özendireceğiz, yönlendireceğiz, destekleyeceğiz. Ama devlet de fabrika yapacak. Güneydoğu'ya özel sektör fabrika yapmaz. Devlet Güneydoğu'nun her iline ve her ilçesine fabrika

Fabrika yapacak. Onları da ordumuz koruyacak. 

Çok önemli. Onları koruyacak. Ama bizim gençlerimiz Güneydoğulu gençlerimiz iş buldukları zaman

Yani kız- erkek gençlerimiz, iş buldukları zaman orada çalıştıkları zaman evlerine maaş götürdükleri zaman akşam da evde buluşup çocuklarını da yuvalarından, fabrikaların yuvalarından alıp evlerinde onlarla uğraştıkları zaman terör örgütü işte o zaman kalkacak Işsiz genç kalkacak. 

Terörü önlemenin yolu da budur. Tabii. Önce terör örgütüne kaptırıyorsunuz. Yurttaş çocuklarını sonra da öldürmekle övünüyorsunuz. Böyle saçmalık olur mu? “

Aynen. 

“Böyle devlet olur mu? Niye kaptırıyorsun kardeşim? Doğru dürüstünü halka doğru dürüst göster. Halka yönel. Halkla ilgilen. Halka sevgi duy, saygı duy, ama aynı zamanda da karınlarını doyur. 

Karın doyar. Işsizliği önler. Bunun yolu, yöntemi de Atatürk'ün yaptığı gibi bütün ülkeyi fabrikalarla dona donatmak. Evet, pırıl pırıl yapacağız

Aynı zamanda da çok sert söyleyeceğim. Bir devlette eğer yetenekli gençler, paraları olmadıkları için okuyamıyorlarsa okudukları zaman okulu bitirdikleri zaman da yetenekli gençlerimiz, eğer daha yükseğini okuma imkanına ulaşamıyorlarsa; ya da bir ülkede yurttaşlarımız, yurttaşlar paraları olmadıkları için ameliyat olamıyorlar ya da ilaç bulamıyorlar, ölüyorlarsa o ülkeyi yönetenler canidir. Katildir.”

Doğrudur. 

“Bu bilinçle bakacağız. Dolayısıyla ATA parti iktidarında eğitim parasız olacak.” 

Parasız olacak. 

“Sağlık parasız olacak. Devlet verecek. Hemen denilebilir ki devlet nereden bulacak? Yolsuzlukları önleyin

Yolsuzluklar çok büyük bir bütçeden kanama meydana getiriyor. Çok büyük. Savurganlığı önleyin. Çok büyük kanama meydana getiriyor. Aynı zamanda da Türkiye'yi istila ettirdiğiniz yerleştirdiğiniz şu Suriyelilerden Türkiye'yi kurtarın. Sadece bununla siz bütün bunları yapacak finansal paraya, akçeye ulaşırsınız..

Sadece bunlarla. Çok zor işler yok. Efendim ekonomi için şöyle uzmanlar böyle uzman. Hayır bu çok basittir bunlar. Ya çok da basit söylüyorum. Yolsuzluğu önleyin. Savurganlığı önleyin. Suriyeli saçmalığından Türkiye'yi kurtarın…

Birdenbire elinizde bütün ülkeyi fabrikalarda donatacak kadar para oluşur. Türkiye'de kaynak var. Biz bunu yapacağız. Toplumcu kalkınma dediğimiz bu.”

Diğer ilke? 

“Evet. Başka? Tabii ki ayrıntısı var…

Bunun dışında ayrıca ileri demokrasiyi getireceğiz. Türkiye artık ileri demokrasiyi hak eden bir ülkedir. Dolayısıyla, önce partiler de genel başkanlık diktatör yazısını ortadan kaldıracağız. 

Siyasi partiler kanununu değiştireceğiz. Milletvekili ve belediye başkanı adaylarımızı partilerin üyeleri seçecek

Ya insanlar çalışıyorsa, önce parti içi demokrasinin olması lazım. Şu hale bak. Yani bir kişi bir partiyi ele geçirince kendisini padişah ilan ediyor. Bir daha orayı bırakmıyor. Yahu kardeşim ne var yani…

Bırak da başkaları gelsin. Şimdi denilebilir ki peki siz yapar mısınız? Ben yaparım demiyorum. Yaptım diyorum. Demokrat Parti Genel Başkanıyken baktım ki olmuyor. Yani partinin örgütüyle ve konumuyla benim

Bu köktenci düşüncelerim uyuşmuyor. Ya partide buna göre ekmek olanağım yok. Onun üzerine bir yıl yaptım. Ve hem o bina koca binayı bir sürü imkanı bırakıp ayrıldım. Dedim ki buyurun. Kimi istiyorsanız seçin

Ya ondan sonra da kendi bu köktenci düşüncelerime göre yeni parti kurmak için yıllardan beri uğraşıyorum. Ve bu düşüncedeki arkadaşlarla birlikte uğraşıyoruz.”

Beşinci?

“Peki beşinci Türkiye'yi bilgi çağına sokacağız. Evet. Çok önemli. Şunu çok açık söyleyeyim. 

Türkiye'de siyasi yazılıma siyasi söyleme, bilgi çağına yatırım kişi benim. Yani o dönemleri yaşayan kişiler bilirler. Özal'a da anlatmaya çalıştım. Demirel'e anlattım. Tansu hanım  anlamadı. Yıldırım Bey anlamadı. Ama Anlattım.. Anlattım… Anlattım…

Yani yazdığım kitaplar belli, yaptığım konuşmalar belli. Bilgi çağı diye dünyada büyük bir dönüşüm var. Evet. Şimdi aslında bence ilgi çağında aşan yeni bir çağ geliyor. Bilgi çağı içinden çıkan bir çağ o da yapay zeka çağı. Evet. Yani Türkiye'yi yönetenler Türkiye'yi yönetenler, başbakanlığa, bakan, başkanlığa istekli olanlar, ben Türkiye'ye yararlı olurum diyenler kitap okumalı…Atatürk böyle yapıyordu... Evet. Binlerce kitap okudu... Ben de okudum… Yirmiden fazla kitap yazdım. Ve hala okumayı sürdürüyorum. Dolayısıyla okuduklarımdan bildiğim bilgi çağı kavramı. Modern yönetim teknikleriyle devlete uygulayarak, yurttaşlarımıza bilgi çağı konusunda eğiterek Türkiye'yi bilgi çağına sokup bilgi çağının üreticisi olan.. Biz Tüketicisiyiz. Evet. Herkes cep telefonu falan kullanıyor. Şu önümüzdeki, teknik olanaklardan yararlanıyoruz. Ama bu değil. Üretici  olarak Türkiye'yi bilgi çağına sokacak devrimi yapacağız…”

Sözleriyle Başkan tamamladı. ATA  Parti Genel Başkanı Namık Kemal Zeybek 23 yaşından itibaren çeşitli ilçelerde Kaymakamlık, Gümrük Müşavirlik, Milletvekilliği yapmış, Kültür Bakanlığı, Devlet Bakanlığı ve Büyük Elçi ünvanı gibi makamlarda; unutulmaz başarılı hizmetler vermiş bir değerimiz..Aynı zamanda akademisyen olan Başkan Namık Kemal Zeybek’in çok sayıda kitapları var.

yilmazparlar@yahoo.com